#85 - "Eski sabahlığımın efendisiydim, yenisinin kölesi oldum." Diderot Etkisi
Güzel insan iyi pazarlar!
Bu bültendeki maddeler;
1) Dinle - perfect day - carla bruni
2) Oku - diderot etkisi
3) Oku - iknanın psikolojisi - robert cialdini
4) Yap - değiş, dönüş, evril ...
5) Sor - kökünden çözemediğin bir problemin var mı?
Bu bültenlerden keyif alıyorsan, bir değer elde edebiliyorsan bültenden beslenebileceğini düşündüğün arkadaşlarınla da paylaşabilirsen çok sevinirim. Onlar da bültene kayıt olabilirler.
Keyifli okumalar, dinlemeler, izlemeler.
PERFECT DAY - CARLA BRUNI
Bülteni bu şarkı eşliğinde okuyabilirsin.
DİDEROT ETKİSİ
Dizüstü bilgisayarınızı yükseltmeye karar verdiniz. Birkaç gün sonra, ödeme sırasında sepete eklediğiniz yeni kılıf ve adaptörlerle birlikte geldi. Bu yeni laptop tüm çarpıcılığı ile parlıyor ve eski masa üstü ekranınızı utandırıyor. Şimdi, buna uygun güzellikte yeni bir 5K ekran bakıyorsunuz. Ekran geldi ama olacak iş değil, bu eski yerleşik hoparlörler de ne öyle? Neyse ki, Apple yeni bir gürültü önleyici kulaklık setini piyasaya sürmüştü, hooop sepete eklendi. Ve bu böyle uzayıp gidiyor...
Hepimiz bu gibi durumları yaşıyoruz. Yeni bir şey alıyoruz ve bu bir satın alma şelalesini tetikliyor çünkü maalesef yeniler geldiğinde mevcutta sahip olduğumuz şeyler birdenbire eski püskü görünüyor. Bu durumu, 18.Yy filozofu Denis Diderot bir olgu tanımlamış: Diderot Etkisi.
...Diderot makalesinde güzel bir kırmızı sabahlık hediyesinin nasıl beklenmedik sonuçlara yol açtığını ve sonunda onu nasıl borca soktuğunu anlatıyor. Başlangıçta hediyeden memnun olan Diderot, zaman geçtikçe yeni giysisinin hayatına girdiğine pişman olur. Yeni zarif sabahlığına kıyasla, eşyalarının geri kalanı ona zevksiz gelmeye başlar ve yeni sahip olduğu zarafet ve stile ayak uyduramadıkları için mutsuz olur. Örneğin eski hasır sandalyesini Fas derisiyle kaplı bir koltukla değiştirir; eski masasının yerine pahalı bir yazı masası alır; eskiden çok sevdiği duvar baskılarını, daha pahalı baskılarla değiştirir, ve böyle uzar gider. Diderot makalesinde bu durumu şöyle açıklıyor: "Eski sabahlığımın mutlak efendisiydim, yenisinin kölesi oldum."
Benzer davranışları yaşamın diğer birçok alanında da görebilirsiniz:
Yeni bir elbise alıyorsunuz ve şimdi buna uygun ayakkabı ve küpeler almalısınız.
Bir CrossFit üyeliği satın alırsınız ve çok geçmeden köpük rulolar, dizlikler, bileklikler bakmaya başlarsınız.
Yeni bir kanepe alıyorsunuz ve aniden tüm oturma odanızın düzenini sorguluyorsunuz. O sandalyeler? O sehpa? O halı? Hepsi gitmeli.
Hayatın daha fazlasıyla dolmaya yönelik doğal bir eğilimi vardır. Çok nadiren eski sürüme geçmeyi, basitleştirmeyi, ortadan kaldırmayı veya azaltmayı düşünüyoruz. Doğal eğilimimiz her zaman biriktirmek, eklemek, yükseltmek ve üzerine inşa etmek üzerine.
İKNANIN PSİKOLOJİSİ
Robert Cialdini
Kendi alanında büyük başarılara imza atan insanların en beğendiği / tavsiye ettiği kitapları, kitapların ana düşüncesini ve en fazla altı çizilen yerlerini 5 KİŞİ kitaplığında derledik.
Bu hafta bültende yer verdiğimiz kitap: "İknanın Psikolojisi"
Kitapta en fazla altı çizilen yerler:
“Zaman zaman düşüncelerimizi ve inançlarımızı çoktan yaptığımız ya da karar verdiğimiz bir şeyle bağdaştırmak için hepimiz kendimizi kandırırız.”
“Bize kötü haber veren birini sevmemek, kötü haberin müsebbibi o kişi değilse dahi çok doğal. Sevmememiz için bu basit bağlantı yeterli.”
“Bir şeyi elde etmek için fazla zahmete giren ya da acı çeken insanlar onun değerini, hiç efor sarf etmeden aynı şeye ulaşan insanlara kıyasla daha iyi bilir.”
“Herhangi bir şeyi sevmenin yolu, onun yitip gidebileceğini fark etmektir.”
“Bir şeyleri kaybetmek fikri, eşit değere sahip bir şey kazanmak fikrine kıyasla insanları daha çok motive eder.”
DEĞİŞ. DÖNÜŞ. EVRİL.
MICHELANGELO GİBİ OL
Hayatın değiştikçe, sen de değişirsin, isteklerin değişebilir.
Adapte ol.
Ne yapıyorsan, yaptığından ne kadar keyif alıyorsun bak.
Kendini daha fazla tanı.
Her tanımadan sonra da iterasyonlar yap.
Michelangelo Ibarra'nın "Ancak ne yaptığımı gördüğümde kim olduğumu bilebilirim." felsefesiyle hareket edermiş. Ve hayatı boyunca hep değişmiş, dönüşmüş, evrilmiş.